Migren, Şifa Bedeni ve Almak İsteyene Bazı Cevaplar

66766_470143299700312_1068777237_n

Uzun zaman olmuş yazmayalı. Bir dönem hunharca giriştiğim blog sevdasından beklemediğim kadar uzak kalmışım. Kayda değer bir çok şey olsa da, şu an yakın dönemden bahsedesim var sadece. Upuzun, koskoca bir yaz uğraştığım iki projeden umudu kesmek zorunda kalınca bomboş bir yaz geçirmiş oldum diyebilirim. Gerçekten sinir bozucu.

Yine kendimi durduramadığım zihin karmaşalarının birinde kendime dur demek için dinleyecek, okuyacak bir şeyler ararken Zeynep Alan Güven’i keşfettim. İlk izlediğim videosunda tuhafıma gitti kendisi. Şifa Bedeninden bahsediyordu…

Para tuzağı kişisel gelişimcilerden biri zannettim. Ayrıca tavırları da uslubu da sert geldi bana ilk anda. Fakat izlemeye devam ettim ve şu anda üst komşum olsa çekirdeğimi alıp her akşam gidebilirim kendisine yüzeysellikten uzak, gerçekten bir şeyler bilerek edebileceğim sohbetler var gibi kendisiyle. Ablamız ayrıca bir Galatasaray ekolü mensubu ve İsrail’de Tamamlayıcı tıp okumuş, yine yurtdışında da farklı eğitimlere katılmış. Uzun zamandır da çeşitli konularda eğitimler veriyor ve ZASGE adresinden ona ulaşabilirsiniz.

İkinci beden kısmına inanırsınız inanmazsınız ama anlattığı şeylerden cımbızla çekip alınacak öğrenilecek ve deneyimlenecek şeyler olduğunu kendi adıma söyleyebilirim. Dinlerken kendimle ilgili problemler hakkında notlar da aldım. Tabii, eminim seanslarına katılmanın yerini geçmez, en kısa zamanda katılacağım.

Notlar:

-Migrenin, baş ağrısının sebebi dirençlerdir. Bunu kendi bünyenizin yarattığına kendinizi ikna etmeniz gerekir. Sebeplerinden biri de, cinsel tabular. Kendine yapılan haksızlıkların cinsel çakrayı kapatması baş ağrısına neden olabilir.

-Kendine söylenen her şeye tepki verme; özgürlükle, bağımsızlıkla kendine söylenen şeyi reddetmeyi aynı şey sanma yanlışına düşmekten muzdarip olabilirsiniz.

-Kendine yapılan haksızlıkları, olumsuzlukları unutamamak, affedememek söz konusuysa; kendinizi çok önemsemeyi bırakmalısınız. Ayrıca insan kendi hakkını savunursa etrafından gelen ilgi, şefkat azalır korkusu taşır, bu yüzden dışarıya ve kendisine karşı mağduru oynamaya devam edebilir, yani bundan bir çıkarı vardır.

-Gözlerinde bozukluk olanların, karaciğer enerjisinde de bozukluk vardır. Bu kişilerin adaleleri, kasları zayıf olur. Akupunktur ve karaciğer detoxu, çözüm olabilir.

-Varolan durumu kabullenirseniz ondan özgürleşirsiniz.

-Öfke yaratıcılığın tohumudur. Öfkeniz fazlaysa içinizdeki potansiyeli kullanıp üretmiyorsunuz demektir. Bir şeyler üretin.

-Hastalıklar, vücudunuzun kendisi karşısında vereceği tepkiyi görmek ister. Kendi düşman parçalarımızı kabul etmemiz lazım. İnsan hastalıklarını, ondan öğrenmesi gereken şeyler olduğu için yaratır. İnsan, varlığından utanç duyduğu parçalarını kendi içinden çıkarmak ister ama bu mümkün değildir. Kendi içimizin bütün alanlarıyla yüzleşmemiz gerekir.

-Dış dünyaya kızıp sinirlenme, kendi içini dönüştür.

 

 

Yorum bırakın